Ertelediği alarmın beşinci çalışında uyanmıştı Begüm. Nasıl da uykusu vardı. “Yine diziye daldım ama bu bölüm de çok heyecanlıydı nasıl bırakıp yatsaydım. Neyse bu gece erken yatarım. Gerçi aylardır her gün aynı şeyi söylüyorum, bir gün erken yatsam diğer günler hep bir şey çıkıyor. Uyuyacağım diye sosyalleşmeyeyim mi? Hem günler torbaya mı girdi, elbet düzene oturturum. Çok güzel, 10 dakika içinde çıkmazsam işe geç kalacağım, bu hafta üçüncü kez olacak. Annem de uyanmış.”
- Günaydın anneciğiiim, çok geç kaldım hemen çıkmam lazım.
Yine o bakışı attı, kalbimi yaktı.
Begüm’ün kabul etmese de uyku problemi vardı. Geç saate kadar uyuyamadığı için zamanında uyanamıyordu. Bugün de o günlerden biriydi. Durağa doğru koşarken servisinin köşeyi dönüp gittiğini gördü. Dakik Ayça 2 dakika bekletseydi servise yetişirdi, kesin sohbete dalmıştı yine. İnsan arkadaşını göremeyince merak edip aramaz mı hiç? Arasaydı kesin yetişirdim. Ah Ayça ah... Arkadaş olsalar da işte yeni açılan pozisyonda rakiplerdi. Kesin geç kalacaktı. Aksi gibi vızır vızır geçen taksiler bugün yoktu. Böyle şeyler hep benim başıma gelir zaten. Neden hep ben?
Ayça’nın sesi kulaklarında çınladı. “Ben her sabah alarm çalmadan 5 dakika önce uyanırım. Hiç şaşmaz.”
Müdürü yeni açılan pozisyon için Begüm’ün daha uygun olduğunu ama bu geç kalmalarının güvenilirliğini zedelediğini söylemişti. Annesinin geçen gün söylediklerini hatırladı. “Gece geç yatmaların artık problem haline geldi, hayatını etkiliyor. Böyle söyleyince de üzülüyorsun ama geç uyumak için hep bir bahanen var. Dizi çok sardı, arkadaşım aradı telefonu kapatamadım. Yatağa yatınca da elinde hep telefon. Hep başkası sebebiyle diyorsun ama bunların düzene girmesi senin elinde. Ertelemeden bir an önce düzene girsen evladım. Ertelenen her şey büyür bu hayatta, başlaması daha zor olur.”
Kimi insan hemen orada ayakkabısını çıkartıp silkeler yoluna devam eder.
Kimi nasıl olsa kendi çıkar der ama taşın ayakkabının içinde dönmeye devam edeceğini anlayınca çıkartır ayakkabısından.
Kimi de vardır acelesinden çok da umursamaz taşı ama zaman geçtikçe ayağının acısından hızı yavaşlamaya başlar. Acı dayanamayacağı seviyeye gelince çıkartır, çıkartır da ilk hızıyla yürüyemez artık.
Problem de böyledir. İlk başta küçükken çözülmezse büyüyerek devam eder.
Herkesin ayağındaki taş farklıdır hayatta. Çocuğu, eşi, patronu, arkadaşı, sağlığı, işi…
“Neden hep ben? Bunlar niye hep benim başıma geliyor?” diye sormak, problemi görmezden gelip kendi kendine düzelmesini beklemek, gerçek problemi gizlediği gibi büyüyerek devam etmesine sebep olur. İnsan doğru soruları sorarak problemin gerçek sebebini bulduğunda çözümü de bulmuş olur.
Bunları düşünürken telefonu çaldı, Ayça! Hastalandığı için işe gelemeyeceğini ama yardıma ihtiyacı olursa onu arayabileceğini söylemek için aramış. “Arkadaşıma da boşuna gönül koydum.” diye düşündü. Annesinin dediği gibi artık dış dünyayı suçlamak yerine problemini çözmesi gerektiğine karar verdi, Begüm. “Neden ben?” demek yerine ilk kez şunu sordu kendine, “Nasıl? Hayatımı nasıl düzene sokabilirim?” Sonra cevaplar belirmeye başladı zihninde..
Küçük taşları önemsemediğimiz için tedbir almıyor ve ordan gol yiyoruz. Durup ayağımız da ki taşı çıkarsak çokça keyifli adımlar atarız aslında.
YanıtlaSilAndaki tepkiler yönümüzü belirler... 💐
YanıtlaSilHer işimize er baslamak ve
Hedeflerimizin Amacımıza yonelik olmasi dileğiyle...
Ertelenen herşey büyüyor ve sorun haline geliyor. Çok güzel bir anlatım kaleminize sağlık
YanıtlaSilGerçekten güzel bir yazı. Ben de erken kalkmaya başladığımda daha başka sıkıntılarımı da daha kolay çözebildiğimi fark ettim. Elinize sağlık… 🌱
YanıtlaSilDış dünyayı suçlamak, problem yokmuş gibi davranmak , şikayet etmek, problemden kaçmak. Bunlar problemi sadece çoğaltır. Şikayet etmek yerine çözmeye çalışmak nasıl çözerim demek iyi olur. Teşekkürler .
YanıtlaSilHerşey başlarken bir noktadan başlar, ama başlangıç aynı zamanda bir sondur. Yani bir dairesei çizgi halinde başlayıp yine aynı noktaya geri döner. Yani aynı noktada iki zıtlık bir arada. Başlangıç ve son, problem ve çözüm...
YanıtlaSilGörebilene...
Emeğinize sağlık 🌸
Emeğinize sağlık🥰
YanıtlaSilbugüne kadar doğru yapıyormuşum onu anladım. Ben hep taşı hemen çıkaranlardan oldum. Çok şükür 🤲